Loading...

CLOSE

Bülent Mumcu, hayat yolculuğunda babasının ve Şeyh Edebali’nin öğütlerini kendine rehber edinerek, sanatı ve iş yaşamında sağlam bir felsefe geliştirmiştir. Her projeye sabırla yaklaşan Mumcu, bu değerlerle estetik, insan sevgisi ve sabrı harmanlayarak geleceğe iz bırakıyor.

Bülent Mumcu, sanatçı ve tasarımcı bir ruh taşıdığını genç yaşlarında keşfetmiş, 23-24 yaşlarında farklı bakış açısına sahip olduğunu ilk kez yengesiyle paylaşmıştır. İçindeki bu sanatsal ruh, onu yalnızca çiçekçilikle sınırlı kalmamaya, aynı zamanda dekorasyon, mağaza tasarımı, etkinlik ve düğün organizasyonları, iç mekân mimarisi gibi alanlarda da yaratıcılığını sergilemeye yönlendirmiştir. Zamanla demir işçiliği, ahşap sanatı, cam sanatı, seramik tasarımı ve mobilya tasarımı gibi çok çeşitli alanlarda kendini geliştirerek her birinde fark yaratan çalışmalara imza atmıştır.

Tasarım tutkusunun sınır tanımadığına inanan Bülent Mumcu, sanatını dijital platformlara da taşıyarak modern bir dokunuş katmıştır. Ancak onun tasarım yolculuğu yalnızca görsel sanatlarla sınırlı kalmamış; müziğe olan ilgisi, onu DJ'liğe yönlendirmiştir. Sosyal çevresindeki tanınmış simalar ve sosyetik gruplar arasında özel partilerde çalarak, müziğiyle de bir anlamda tasarım yapmaya başlamıştır. Müzik dünyasında, yaratıcılığı ve sanatsal bakış açısını yansıtan seçkilerle kendine has bir yer edinmiştir.

Bugün, bu zengin ve çok yönlü yaratıcı geçmişini, kendi markası Craftsman ® Bülent Mumcu çatısı altında bir araya getirmektedir. Hem dekoratif sanatlarda hem de müzik alanında özel bir etki bırakan Mumcu, tasarımdan DJ'liğe kadar uzanan geniş bir yelpazede sanatsal vizyonunu ortaya koymaktadır. Bu sayede, elinin değdiği her projeye adeta bir sanat eseri gibi yaklaşmakta ve yaşamın her alanında estetik bir iz bırakmayı sürdürmektedir.

Bülent Mumcu'nun hayatında, babasının ona verdiği nasihatler ve Şeyh Edebali'nin derin sözleri kulaklarına küpe olmuş, adeta hayat yolculuğunda rehberlik etmiştir. Babası, "Yaptığın işin hakkını ver, oğul. Sonuna nokta koymadan bırakma cümleyi," diyerek her işte kararlılıkla ve özveriyle ilerlemesini öğütlerdi. Bu sözler, Bülent'in iş disiplininin temel taşlarını oluştururken, babasının "Kovadan taşan değil, kovada kalan senindir, oğul," sözü de ona azimli ve ölçülü olmayı öğretmişti. Hayatın zorlukları karşısında güçlü kalmayı başarması için verilen bu nasihatler, onun her zaman yanında olmuş, kararlarında ve adımlarında kendine rehber edinmiştir.

Şeyh Edebali'nin hikmet dolu sözleri de Bülent Mumcu'nun felsefesinin köşe taşlarını oluşturur. Edebali'nin, "Ey oğul! Beysin... Bundan sonra öfke bize, uysallık sana... Suçlamak bize, katlanmak sana..." gibi nasihatleri, ona sabırlı ve hoşgörülü olmanın erdemini kazandırmış; insanları anlama, onları olduğu gibi kabul etme ve bağışlayıcı olma yolunda kendisine yol göstermiştir. Bu öğütler, Mumcu'nun sanatı ve tasarımındaki empati dolu yaklaşımına da yansımış; insanları anlamanın, onları mutlu etmenin, adaleti her işine yansıtmanın önemini yaşamına entegre etmiştir.

Şeyh Edebali'nin, "Sabretmesini bil, vaktinden önce çiçek açmaz," sözü ise Bülent'in tasarım yolculuğunda büyük bir ilham kaynağı olmuştur. Hayatının her aşamasında, sabırla ve özenle çalışmalarını sürdürmüş, her projeye bir çiçek gibi yaklaşmış ve sabrın meyvesinin her zaman en tatlı olan olduğunu defalarca görmüştür. Aynı zamanda, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" sözü, Bülent Mumcu'nun insana verdiği değerin, çevresiyle kurduğu derin bağların ve kendini toplumun iyiliğine adama gayesinin özüdür. Yaptığı işlerde insanı yaşatmanın, her zaman ön planda tutmanın önemini bu sözlerde bulmuş ve her projede buna uygun davranmayı bir düstur edinmiştir.

Bu derin felsefelerle harmanlanmış olan hayat yolculuğunda, Bülent Mumcu her zaman "Ey oğul! Yükün ağır, işin çetin, gücün kula bağlı. Allah (c.c.) yardımcın olsun" sözüyle yola çıkmış, kararlılığı ve sabrıyla her zorluğun üstesinden gelmeyi başarmıştır. Şimdi, kendi markası Craftsman ® Bülent Mumcu çatısı altında, tasarımdan insan ilişkilerine, sanattan ticarete uzanan geniş bir yelpazede bu değerleri yaşatmaya devam etmektedir. Babasının ve Şeyh Edebali'nin öğütleriyle şekillenen felsefesi sayesinde, attığı her adımda estetikle, insan sevgisiyle ve sabırla yoğrulmuş bir eser bırakmakta; sanatını, bu köklü değerlerle harmanlayarak geleceğe taşımaktadır.